4 Eylül 2008 Perşembe

iç gıcırtıları-IV




saatler


~~ayrılığı beş geçiyor~~



"Elde mızrap, dilde türkü değilsin
Nasıl çalsın, söylesene saz beni?
Bende ben ol, herkes seni ben bilsin
Bak aynaya, senden gizli süz beni"




Her sabah, iyi karşılamaz insanı.. Bazı sürprizler kötüdür..

Kırmızı, Duman'a dokunmak istediğinde, o kayboluyordu. Kırmızı'nın elleri, Duman'ı teğet geçti.. Dokunamadı.. Dumanlar tutulamazdı.. Görmek için, uzaktan izlemek gerekliydi.. Sevmek için, uzaktan sevmek..

Akrep ayrılığı, yelkovan acıyı gösterdi..

Kırmızı'nın kalbine kor kırmızı bir ateş düştü.

Koyu bir duman yükseldi o ateşin üstünden..

Yeryüzünün tüm acıları aktı Kırmızı'nın kalbine..

Gözleri bir anlığına birbirine takılı kaldı..

Son kez..

Kırmızı, gözlerini verdi dumana..

Duman, onun gözüyle son kez Kırmızı'ya baktı..

Bir çiçek yeşerdi usulca..

Duman ağlayacaktı.. Kırmızı'nın gözlerinden süzüldü yaşlar..

Ayna paramparça oldu..Parçalar yerlere dağıldı..

Duman'ın kalbini kesti bir parçası.. Kopkoyu kan, Kırmızı'nın sinesinden aktı..

Geldiği gibi gitti Duman.. Öyle ansız..

Yeryüzünün tüm kırmızıları soldu..

Maviler, kan kızılına boyandı..
*****

07.05.2008/Ankara

Hiç yorum yok: